Bir çok köylerde kapatılan okullar, gittikçe sorun olmaya başladı. Okulların kapatıldığı köylerde gelenekler, medeniyetler ve sosyal yaşamlar bitmiş durumdadır.
Nedenmi köy okulları yeniden açılmalı Ülke olarak eğitimin sadece belirli bir zümreye değil, çocuklarımızın tümüne ulaşmasını istiyorsak taşımalı eğitim sistemini kapsamlı şekilde gözden geçirmeli ve köy okullarını yeniden açmalıyız. Neden mi? İşte size köy okullarının yeniden açılmasının gerekçelerini ifade etmek istiyorum.
Çocuklar taşındıkları sınıflarda arkadaş edinemiyor, kendilerini okuldan dışlanmış, yabancı hissediyorlar.
Taşınan çocuk okula sosyal olarak uyum sağlayamıyor.
Çok küçük yaşlardan itibaren, sabah çok erken saatlerde, her türlü iklimde, her türlü araçla ve olumsuz koşullarda ‘taşınan’ çocuklar, gittikleri okullara uyum sağlayamıyorlar. Bu çocuklar taşındıkları sınıflarda arkadaş edinemiyor, kendilerini okuldan dışlanmış, yabancı hissediyorlar. Yabancılık duygusu öğretmenleriyle ilişkilerini de etkiliyor. Çocuklar kendilerini rahatça ifade edemiyor, soru soramıyor, konuları tam olarak anlayamıyorlar.
Taşınan çocuk akademik başarı gösteremiyor.
Köy okulları kapanınca zamanının büyük bölümünü yollarda geçiren, uykusuz, kahvaltısız yollara düşen çocuklar ders çalışmaya, okumaya hatta dinlenmeye zaman bulamıyorlar. Zaten taşımalı eğitim öyle zor ki çocuklar eğitim hayatlarına devam etmek konusunda da çok isteksiz oluyor, küçük yaşlarda eğitim hayatlarını bitiriyorlar.
Kız çocukları eğitim dışı kalıyor..
Taşımalı eğitimin en büyük zararı ise kız çocuklarına. Pek çok aile, ulaşım şartlarının zorluğu, yolun uzunluğu, çocuğunun okulu ile bağlantısının olmaması gibi nedenlerle kız çocuklarını okullara göndermekten vazgeçiyorlar. Kız çocukları sadece birkaç yıl eğitim hayatından sonra eğitim hayatının dışında kalıyor, meslek edinemiyor, sosyal olarak izole ediliyorlar.
Çoğu zaman bu konforsuz yolculuk için çok yüksek bedelleri ödeniyor, aileler güç durumda kalıyor.
Taşıma işi büyük bir maliyet ve sorun haline geliyor..
Öğrencilerin ulaşımının sağlanması ise taşımalı eğitimin en önemli zorluklarından biri. Pek çok köyle başka seçenek olmadığı için çok eski taşıtlarla, köyden köye öğrenci toplayarak kucak kucağa yapılan yolculuk kazalara neden oluyor. Çoğu zaman da bu kötü yolculuk için çok yüksek bedeller ödeniyor, aileler güç durumda kalıyor.
Köylerin Öğretmensiz bırakılması sosyal bir kayıp
Öte yandan köy okullarının ve öğretmenlerin köydeki varlığını sadece eğitim olarak düşünemeyiz. Köy öğretmenleri sadece okuma yazma öğretmez, sadece ders anlatmaz, öğrencilerle iletişimini sınıfla sınırlamaz tam tersine köyde etkileşimde bulundukları herkese model olurlar.
Öğretmenler çalıştıkları köylere günceli, hayata dair bilgiye dayanan yeni bakış açılarını getirirler; köyün sosyal yapısını güçlendirirler. Bu nedenle köylerde öğretmenlerin varlığı, sosyal gelişim açısından vazgeçilmezdir.
Boşaltılan Okul binalarında milli servet harcanıyor!
Kapılarına kilit vurulan okul binaları ise kaderlerine terk edilmiş durumda! Bir zamanlar milyarlarca lira ve büyük umutlarla inşa edilmiş okul binaları, Cumhuriyet ruhunun kırgın hayaletleri olarak bize geçmişi hatırlatmaya devam ediyorlar.
Artı köyler boşaltıldı, tarım bitti, hayvancılık bitti, tüm köyler virane oldu. Köy okulları kapatıldı, hayatlar yapmacık oldu, daha çok milli duygularımız kayboldu, o yüzden köy okulları açılmalı. Köylerde kaybedilen medeniyet yeniden kazanılmalı.
Yorum Yazın