İşte bu yazımda Cumhurbaşkanımıza seslenmek istiyorum..

Öncelikle Elazığ depreminde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diliyorum.

Türkiye’mizin başı sağolsun..

Allah bir daha deprem felaketi göstermesin..

***      ***        ***

       Bir önceki yazımda da belirttiğim gibi,

Ordu siyasetinde bir değişiklik yok.

Ne var ki; değişiklik yapılmış olsada,

Değişen bir şeyler varmış gibi görünse de aslında başladığımız yerdeyiz.

Hani diyorduk ya, her kavgada Ordu’ya bir abi gönderiliyor,

Her gelen bir öncekinin izlerini siliyor diye,

Şimdiye kadar şükür bir değişiklik olmadı,

Her gelen aslında gidenin aynısı,

Sadece algı ile zamana oynayıp süreci idare ediyorlar.

Bakmayın kavgalara,

Bakmayın kamuoyuna verilen mesajlara,

Onlar perde gerisinde aynı,

Kandırdıkları biri varsa oda vatandaş,

Arada bir kişisel çıkarlar çakışıyor, o zamanda birbirlerinin adamlarını işten atıyorlar veya başka yerlere atıyorlar hepsi bu kadar.

Eğer gerçekten samimi olunsaydı yer yerinden oynardı,

Veya işler daha hızlı düzelir millet menfaatine işler yapılır.

Süreç içerisinde zarar gören dava adamları gözetilirdi.

Bırakın gözetmeyi kendi dava adamlarını sattılar,

Daha da baskı kurdular.

Bu insanlar partisi için davası için bedel ödedi,

Hem de bu bedelleri abi denilen düzenbazlara sahip çıktığı için ödediler.

Bir düzenbaz gitsin yerine abilerin düzenbazları gelsin diye ödemedi.

Ordu kamuoyunun da bildiği birçok insan.

Numan KURTULMUŞ haksızlığa uğradığında onun yanında yer aldığı için bedel ödedi,

Partisine sadakatle bağlı olduğu için bedel ödedi.

Cumhurbaşkanına sahip çıkanlar bedel ödedi.

Partisinin içinde kirli pasaklı işlere hatta ihanet içinde olanları deşifre edenler bedel ödedi,

Ya onlar ne yapıyorlar dersiniz?

Boşalan yerlere kişisel çıkar odaklı adamlarını yerleştiriyorlar.

Gidene yezit deyip onun yaptıklarının bir fazlasını yaparak aynı yoldan gidiyorlar.

Bir kez daha yazıyorum.

Ordu’da kavga bitmemiştir.

Çünkü kavgayı bitirmek isteyen yok.

Bu kavga diri tutuluyor ki bu sayede çeşitli siyasetçiler iyi polis kötü polis oyunu ile kendilerine tapan buluyorlar, kişisel rant sağlıyorlar.

Bizler partimizin içinde hain var dediğimiz için ihraca kalktılar hatta ihraç ettiler.

Ama nedense bu gün AKP. vekili Büyükşehir belediye başkanına TV. den yükleniyor,

Yine vekil ağzı ile bir Belediye başkanı yolsuzlukla suçlanıyor,

Başka bir başkan ise tehdit ediliyor..

Sonrada cümbür cemaat seyahat yapıyorlar.

Fotoğraflara bakılınca da çok mutlu mesut oldukları görülüyor.

Üç benzemez mi beş benzemez mi ne ise artık,

Hayırdır yaa..

Millet ile dalgamı geçiyorsunuz,

Sohbete bakın..

Hepsi birbirlerini itam ediyor,

Numan beye Nıman diyen,

Yıllardır 5 proje  diye hakaret edenle.

Bizlere sırf reisçiyiz diye..

Partinin içindeki çeteleri ve ortaklarını deşifre ediyoruz diye..

Ekibimize hatta genel sekreterimize küfredenle kol kolalar.

       İşte bizim yıllardır söylediğimiz şeyin ispatı budur.

Hani diyorduk ya;

AK partinin içinde Akp zihniyeti diye bişey türedi diye,

Bu yapının başka partiler ve siyasetçileri ile de ortaklığı var, ortak hareket ediyorlar diyorduk ya,

Maksat R.T.E sız bir Akp sonrasında R.T.E.sız bir Türkiye diyorduk ya..

Bunu da içimizdeki kriptolar yapacak diyorduk ya,

İşte sözün bittiği yer burası.

Siyasi ayak aynen devam ediyor.

Biz elimizden geleni yaptık, dünya duydu Reisimiz duymadı ise ya da kulağını bize tıkamışsa canı sağ olsun.

Ben buradan Genel başkanımıza Cumhurbaşkanımıza kendi değimi ile seslenmek istiyorum..

Alma Mazlumun ahını, çıkar aheste aheste..