İki gün önce YÖN gazetesine yazdığım yazıda bazı endişelerimi dile getirdim. Dedim ki’’Altmış yaşımdayım. Çok seçimler gördüm. Ancak böyle bir seçim görmedim. Eskiden seçimlerde,iç işleri, ulaştırma, adalet bakanı görevden alınırdı. Seçimin tarafsızlığına gölge düşmemesi için…’’
Çünkü, seçim değil sanki tiyatro çevriliyordu. Endişelerim vardı. Haklı çıktım. Sonucu belli bir seçimdi. Hep şunu derdim. Bu başkanlık sisteminde iktidar yıpranırsa, yanlış yaparsa ne olacak. Çünkü bizde siyasi partiler projeler üzerinden değil ideolojiler üzerinden konuşlanıyor. Bu konuşlanmada sağ ortalama yüzde yetmiş oy alıyor. Sol da yüzde otuz. Evet bu seçimde üç aşağı beş yukarı böyle oldu. Yine de bir ümidim vardı. Ama olmadı.
On altı yıl hep kazanan partiye oy verdim. Bu seçim yüzde birlik bir parti olan Saadet partisine verdim. Aslında 24 haziranda verecektim Saadet partisine, ama son anda vaz geçtim. Şimdi kaybeden taraftayım. Üzgünüm. Ancak bazen de üzülmek hayır getirebilir. Bekleyip göreceğiz.
Güçten yana olmak kolay. AK Partinin, Özellikle lideri Sayın Cumhurbaşkanının seçimlerde başarılı çıkması noktasında kafam karışık.Bir anlam veremiyorum. Belki bu konuda çok kafa yoracağım. İmkanlar ölçüsünde eleştireceğim. Daha önceki yazımda belirttiğim gibi kendisine hakaret edenin karşısında dururum. Ancak anlamıyorum. Kendisini kıyasıya eleştiren rakipleri bir müddet sonra yanında yer alıyor. Sanki bir mıknatıs gibi kendine çekiyor. Benzemezleri bir arada tutmayı başarıyor. Bunda makam mevki ve devlet imkanlarının kullandırılması etkin rol oynadığını düşünüyorum.
Otuz Martta bir yazı paylaşımda bulunacaktım. Ordu’da İdris Beye zarar verir diye yazmadım. Bu sağ sol yelpazesinde sol iktidara gelemiyor. Sağ iktidarlar da hoyratça bu avantajını kullanıyor. CHP demeli ki, ’Ben partiye kilit vuruyorum. İktidar da siz olun muhalefette siz olun. Saadet partisine de bir teklifim var. Ey AK parti;Milli görüş gömleğini çıkardığını söylüyorsun. Ama senin takiye yaptığını aslında milli görüş gömleğini çıkarmadığını düşünüyorlar. Al anahtarı yoluna devam et” dese ne olur.
Bu durum karşısında AK Parti ne yapar. Yalandan düşman üreterek muvazaalı bir sol parti kurdurur mu. Yine Milli görüş partisi kurdurur mu.?
Bundan sonraki ömrümde 16 yıl oy verdiğim partinin yanlışlarını dile getireceğim. Yani bardağın boş tarafını göreceğim. Dolu tarafını gördüm 16 yıl oy verdim. Dolu tarafını varsın yandaşlar görsün.
PKK sözde lideri Öcalana Temel Karamollaoğlu’ndan çok daha fazla güzellemeler yapıyor, bir şey olmuyor,Temel karamollaoğlu, Demirtaş ile ilgili bir açıklama yapıyor terörist ilan ediliyor.
Tam bu yazımı yazarken Sayın Cumhurbaşkanı yatıştırıcı konuşma yapıyor. Keşke seçim öncesi böyle konuşsaydı. 16 yıl oy verdiğim partinin politikalarını beğenmiyorum. Oy da vermedim. Ama Cumhurbaşkanın ayrıştırıcı konuşmasından dolayı muzdarip durumdayım.
Bu dünyanın üstü varsa altı da var. Bekleyip göreceğiz.
İdris Bey için Ordu’da bir hayal kırıklığı oldu. Çok üzüldüm. Üzerinde düşünülmesi gereken bir konu. O konuda daha sağlıklı bir yorum yaparız inşallah.
Yorum Yazın