Seçim akşamı bilgisayarın tuşlarına dokundum, alelacele bir yazı yazdım. Ondan sonra da köye gittim. Organik fındık üretiyorum. Yapmam gereken bazı işler var. Seçim çalışmalarım nedeni ile onlar geri kaldı.Mesela şu anda solucan gübresi uyguluyorum fındık bahçelerimde. Bu konuda çok zorlanıyorum. Verim düşüyor. Ürünüme Pazar bulamıyorum. İstanbul’a organikçilere bin kilo fındık gönderdim. Koskoca İstanbul’da ancak 600 kilosunu satabildim. Dört yüz kilosunu geri getirdim.
Bu konuyu Ak Partili iken Hilmi Bey’e ayak üstü açmıştım. Daha sonra Ak Partiden ayrılınca İdris Bey’e açacaktım fırsat olmadı. Kazansaydı ona yine açacaktım ama olmadı. Onun seçim beyannamesinde organik tarım var idi. Beni dinlerse daha da genişletmeyi düşünüyordum. Benim bu konuda söyleyeceğim çok şey var. Başka bir zeminde bu fikirlerimi değerlendirmeyi istiyorum.
Ben insanoğlunun eşrefi mahluk olduğunu(yaradılmışların en üstünü) düşünüyorum. Bundan dolayı doğruluğuna inandığım dünya görüşüm doğrultusunda insanı zaafa uğratacak, onun üstünlüğünü zedeleyecek her olgudan uzak durması için mücadele edeceğim. Bunu öğretmenliğim süresince yaptım. Bundan sonra da meşru her zeminde yapmaya devam edeceğim.
Son yıllarda alternatif tıp, doğal gıda ve organik gıdalar üzerine kafa yoruyor, araştırmalar yapıyorum. Bu konuyu Kur’an ve sünnet öncülüğünde müspet ilmin ışığı altında anlamlandırmaya çalışıyorum.
Allah (c. c.) ürünleri belli bir format içersinde doğal bir şekilde yaratmıştır. Ancak insanoğlu bu ürünlerin genetiğini değiştirerek ekini(tohumu) ve nesli ifsat (fesat)etmişlerdir. Bu konuda çok söz söyleniyor. TV kanallarında uzmanları çok güzel şeyler söylüyor.Ancak uygulamada çok zorluklar var.Zaman zaman bunları dile getireceğim.
Yukarda seçim çalışmamdan bahsetmiştim. Bu konuda bazı bilgilendirme yapacağım, görüş beyanında bulunacağım. Bu seçimde Saadet partisine oy verdim. İdris Bey Ordu’da, Veysel Bey de Ünye’de seçimi kaybetti.On altı yıl iktidar partisine oy vermiştim.Hep kazanıyordu.çok ta iyi oluyordu. Kazanmak güzel şeymiş.Aslında Erbakan hocamızın partisine oy veriyordum önceleri.Ordu’dan 1995 yılına kadar milletvekili çıkaramıyorduk.Yani kaybediyorduk.Ancak milli görüşün azimli gayreti 1995 te onu iktidara taşıdı. Artık kaybetmiyorduk hep kazanıyorduk. Kazanmaya teşne olmuştuk.
Seçim akşamına dönmek istiyorum. O akşam Anafarta okuluna seçim sonuçlarını Saadet partisi adına almaya gittim. Oradaki sandıklarda İdris BEY ile Hilmi BEY başa baş gidiyordu. Ama Ordu geneli İdris BEY adına vahim bir sonuç ortaya çıkardı. Ben izlemedim ama bir arkadaş söyledi. ATV veya A haber olabilir. İdris Bey’den bahsederken senin de görüntün var dedi. Takip edildiğimi düşünüyordum.Demek ki doğruymuş. Bunda ne var diyebilirsiniz. Orada bir basın kuruluşu, bir görüntü almadı. Bu olay beni şüphelendiriyor. Acaba bir diaspora veya goygoycu benim fotoğrafımı benden izinsiz çekip malum haber kanalına servis mi etti.?
Ünye ve Ordu sonuçlarına çok üzüldüm. Ak Partinin kazanmasını istemiyordum. Benim üzüntümden dolayı sevinenler var biliyorum. Ancak üzülme ve sevinme tek taraflı olmaz. Rabbim herkese sevinç ve üzüntü tattırır.Tattırıyor da. Beni ve benim gibi üzülenlere sevinenlere 20 kat üzüntü tattırıyor. Ben de şimdi seyrettikçe seviniyorum. Çünkü ben mazlumum. Benim gibiler mazlum. Beni ve benim gibileri çok üzdünüz, hatta şehit olmasına sebep oldunuz. Saadet partisini ve muhalefeti hedef gösterdiniz. Sayın Cumhurbaşkanı insanların gözüne baka baka İstanbul’da Saadetin adayı yok diye algı yönetiyordu. Ordu’da İdris Bey’i yuhalatıyordu. Noldu şimdi İdris Bey Orduda,siz İstanbulda kaybediyorsunuz. İstanbul demek 20 Ordu demek. Güç bende diye arkadaşlarınızı yuhalatırsanız, siz de zarar görürsünüz. Zaten de görüyorsunuz.
Azıcık kendimden bahsedeyim. Ben bir yıldır Ak Partiye ve Onun Lideri ERDOĞAN’a eleştirel bakıyorum.24 haziran’da da şartlı destek verdim. Bu konuda açıklamalarım var.Face me girip görebilirsiniz.Mağduriyetim giderilmedi.
Benim partiden ayrılışımı farklı yorumlayanlar oldu. Hakkımı yediler, hakkımı helal etmiyorum. Neymiş efendim Numan BEY’den genel sekreterlik istemişim. O da beni genel sekreter yapmamış. O yüzden ayrılmışım partiden. Biri diyor ki damadın aday olmadı onun için ayrıldın. Bu zevatlar, beni karalamak için lafı bir yerlerinden anlamaya çalışıyorlar. Bunlar yalancı ve fasıklar. Bu tip insanların haberlerine inanılmaması gerektiği hücurat suresinde beyan ediliyor.
Bu adaylık ve genel müdürlük konusuna bir açıklık getireyim. Ben ailevi nedenlerden dolayı 2013 yılında emekli oldum. Geri göreve dönmek için Cumhurbaşkanına hitaben bir mektup yazdım. Bu mektubumu,Numan Bey’e ve bazı üst düzey Ak Partili arkadaşlara verdim ve yardım istedim. Ancak sonuç alamadım. Bu Hadise 2014 yılında oldu. Ben 2018 ‘e kadar tüm seçimlerde Ak Partiye oy verdim. İnsanda bir arlanma olur. Koskoca ilahiyatçı mahalle şeyleri gibi dedi kodu yapıyor. Allah’a havale ediyorum. Öbür alemde hesaplaşacağız.
Benim Sayın Kurtulmuş’u eleştirim şu; Bu partinin Liderini en ağır bir şekilde eleştirip daha sonra partiye girince yanlışlar yapması.Mesela bu yerel seçimlerde:’’Biz, adaylarda liyakat arayacağız.’’ dedi. Ama partiye 10 gün önce giren birini aday yapmaya kalkıştı. Yine 15 temmuzdan sıkça söz etmesine rağmen, o geceki mücadelesini açıklayamaması. Bu konuda kendisinden attığı tivitlerle doyurucu açıklama bekliyorum. Çünkü ben FETÖ mücadelesinde zarar görmüş bir insanım. Bu konuda ucuz siyaset beni ve 15 temmuz mağdurlarını incitir.
*** *** ***
Damadımın adaylığı konusuna da bir açıklık getirmek istiyorum. Evet damadım Telat TUNCAR bir yıl önceAK Parti Ünye ilçe başkanlığına aday olmuş. Şu andaki belediye başkanı olan Hüseyin Tavlı da aday olmuştu. Ankara’ya Tavlı ile birlikte gittiler. İlçe başkanlığı Tavlı’ya verildi. Yine birlikte aynı araçta Ünye’ye döndüler. Belediye başkanlığı seçimlerinde damadım yine aday adayı oldu.Dünürüm Avrupa milli görüş teşkilatlarında on yıllar çalışmış biri. Şevki Yılmaz’la iyi tanışır.Tayyip Bey’le de tanışır. Birlikte resimleri var. Ben de bir milli görüş kökeninden gelme biri olarak damadımın aday gösterilmesi konusunda girişimlerde bulundum. Yani ümitliyiz. Damadım partinin organlarında başkan yardımcılığı yapmış,meclis üyeliği yapmış biri. Torunum bize gelmişti. Ondan bilgi alayım dedim. Babanın aday gösterilme şansı ne dedim.Çocuktan al haberi derler ya.Torunum dedi ki:babamın aday gösterilme şansı %25. Ancak Tayyip ERDOĞAN’IN önüne giderse %75. Çünkü biz ailecek bu konuda daha önde olduğumuzu düşünüyoruz. Herhalde evde böyle konuşuluyormuş.
Bu süreç içinde ben siyasi havayı şöyle bir kokladım. Bizimki yok gibi. Dedi kodular dolaşıyor.O Enver’in adamı. Enver de FETÖcü. Bu yüzden aday gösterilmeyecek. Bu konuda açıklamalarım oldu. Abdurrahman Dilipak Bey’e mail atmıştım.Ünye’de de yüz yüze görüştük. Bu konuyu dile getirdim. Reise bunu söylemesini istedim. Abdurrahman BEY ;Tayyip BEY beni dinlemiyor dedi. Benim damadım FETÖnün hiçbir döneminde onlara yakın durmamış biri. 15 temmuz gecesi halkı meydanlara indirme noktasında gayret gösteren partili.
Baktık karanlık işler dönüyor. Bizans oyunları ile bizim adayımız diskalifiye ediliyor. Hilmi BEY’e mesaj çektim. Telefon açtım.Bari liyakatli birini getirin. Topu belli kişiler arasında çevirmeyin dedim. Hasan Karaoğlan’a MSN’den gel çağrısı yaptım. Bana görev verilirse gelirim dedi.
Benim kırmızı çizgilerim aşıldı. Ahbap çavuş ilişkisi ile aday belirlendi.Bir medya kuruluşunda Hüseyin TAVLI’nın FETÖ nün ORDU sorumlusu olduğu söylenen şahısla fotoğraf kareleri yayınlandı. Hakkında detaylı bilgiler genel merkeze iletildi.Sayın Erdoğan bunları dikkate almadı. Anladım ki, FETÖ olayında objektif davranılmıyor. Zaten bunu Şamil Tayyar da dile getirdi.Antep’te Fatma ŞAHİN, Ankara’da Mehmet ÖZHASEKİ, Ünye’de Hüseyin TAVLI yapılan uyarılara kulak asılmadan aday gösterildi. Ben kimsenin suçu ispat edilmeden suçlu olduğunu savunmam. Ancak bazı kişilerin elenmesi, bazılarına dokunulmaması halkta ve bende kuşku uyandırdı. Özellikle Sayın ERDOĞAN, Muhaliflerini FETÖ ve PKK üzerinden vurdu. Karalamaya çalıştı. Bu duruma gelinmesinde sayın Cumhurbaşkanının da dahil olduğunu düşünüyorum. En doğrusunu Allah cc bilir. Bu yüzden partiden ayrıldım. Ayrılış nedenim bu. Damadımın aday gösterilmeyişinden dolayı benim partimden ayrılmayacağımı beni bilen bilir. Lafı farklı yerinden anlamak isteyenlerle ruzu mahşerde hesaplaşacağım…
Allah cc emanet olun.
Yorum Yazın