Yerel seçimler yaklaştıkça siyaset ısınıyor. Serin bir bahar havasında siyasetin harareti tavan yapmaya başlayacağa benziyor. Hep söylediğim, savunduğum şu; Siyaset tatlı bir rekabet halinde olsun. Ama bu bir türlü gerçekleşmiyor. İftiranın hakaretin tehdidin bini beş para. Bu seçimde de bunun böyle olacağı endişesini taşıyorum. Perşembenin gelişi Çarşambadan belli olur.
Ordu’nun kaderi midir nedir bilinmez. İki dönemdir AK Partinin ağır topları birbiri ile yarışıyor. Yani daha önce Ak Partide siyaset yapmış kişiler yarışıyor.2019 seçimlerinde İdris Naim ŞAHİN’LE Hilmi GÜLER yarıştı. Bu defa da Enver YILMAZ’LA Hilmi GÜLER tekrardan yarışıyor. Diğer partilerin adayları üzerinde durmayacağım. Çünkü yazımın içeriğini bu iki AK Partili aday üzerine kuracağım.
Enver YILMAZ İyi Partiden aday oldu ya, hemen Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN harekete geçti. Sayın ERDOĞAN’I Ak Partiden ayrılanlar çok tedirgin eder. Olur da halkta bunlar bir karşılık bulursa kendisi için bu hiç de iyi olmaz. Ne yapıp edip bunların önünü kesmek lazım.
Siyasetle biraz ilgilenenler bunun böyle olduğunu göreceklerdir. Sayın Abdullah GÜL’ÜN Kayseri’de parti binasına sokulmaması,2018 Cumhurbaşkanlığında konutuna helikopterin inmesi. Yine Ali BABACAN ve Ahmet DAVUTOĞLU’NUN başına gelenler hep aynı endişenin sonucu. Eğer Fatih ERBAKAN’LA seçim sonuna kadar bir uzlaşma olamazsa seyreyleyin gümbürtüyü. Troller harekete geçecek.Fatih ERBAKA’IN, Adnan hoca ile irtibatlandırılmasından Suat KILIÇ’IN fetöcülüğüne kadar karalama kampanyaları trollerin dilinde pelesenk olacak.Sayın ERDOĞAN’IN iktidarına destek olursan sütten çıkmış ak kaşıksın. Eğer muhalefet yaparsan illetsin, zilletsin,hainsin. Hatta bu işi kafirliğe kadar götürenler var. İşin aslı mahkeme-i kübrada belli olacak eyyyy troller. Orda torpil olmayacak. Adaletin terazisinde zerre kadar sapma olmayacak. Bilin istedim.
Sayın ERDOĞAN’IN en başarılı olduğu konulardan birisi etrafında lider olacak birini, fikir söyleyecek birini barındırmaması. Diyeceksiniz ki iktidarda kalmanın doğasında bu var. Yezid bu yüzden peygamber torununu öldürtmüş. Osmanlıda devletin bekası için kardeş katline cevaz verilmiş.
Önce iktidar olmak istersiniz. İktidar olunca da atamız Adem gibi ebedi olmak istersiniz. Ama ebedi kalamazsınız. Başlığımda da bunu vurgulamak istedim; mutlak iktidar Allah’ın. Gidicisiniz. Her doğan ölür.Her iktidarın bir sonu vardır. Her ferdin,her iktidarın,adil olsun zalim olsun her Liderin,padişahın, her diktatörün,her Devletin,her İmparatorluğun elbet bir gün sonu gelecek. Tarihin sayfalarında yerini alacak. Yapması gerekirken yapmadıklarından,yapmaması gerekirken yaptıklarından hem bu dünyada hem de öbür alemde mahkeme-i kübrada hesap vereceklerdir.
Sayın ERDOĞAN kendisinden ayrılanlara göz açtırmıyor.Bunda da başarılı.Halbuki kendisi Erbakan hocamızdan ayrıldı.Dış güçlerle, iç güçlerle iş tuttu.Arkadaşlarını ayarttı, parti kurdu.Başardıktan sonra partinin kurucularını bir bir trenden attı.Yanında kuruculardan üç beş kişi kaldı.
Ordu’da Enver YILMAZ ‘ı kastederek ‘’Birileri kurnazlık yaparak kazanınca geri Ak Partiye geçeceğini söylemiş. Elini sallayarak ‘’o iş bitmiştir’’ diyor. Alandakilerden alkış ve yuhalama sesleri birbirine karışıyor. Sizce sahiden almaz mı Enver YILMAZ’ı geri partiye. Bence alır. Hani Sisi ile görüşmeyecekti. Hani Rahip BRUNSON’I vermeyecekti. Hani siyasi hayatına da mal olsa EYT’ yi çıkarmayacaktı.
Şimdilerde bir belde belediye başkanı olan İsmet YANIK Çaybaşı’na Ak Partiden belediye başkan adayı olmuş. O da trenden inmişti. ERDOĞAN trenden ineni almam diyor ya. Peki niye aldı bu şahsı partiye. Partide Cumhurbaşkanlığı yapmış bakanlık yapmış vekillik yapmış, parti kurucularını almıyor İsmet YANIĞI alıyor. Çünkü İsmet YANIK Büyük Birlik Partisinin kontenjanından. MHP’ye, Büyük Birlik Partisine bugün için muhtaç.Bir nisandan sonra DEM partisi ile çözüm süreci adı altında iş tutulursa MHP ve Büyü Birlik Partisi de trenden atılabilir.
Eğer sayın ERDOĞAN’IN iktidarı tehlikeye girsin trenden attıklarını geri çağırır. O zaman kim gider kim gitmez bilemeyiz.Sayın ERDOĞAN’IN kırmızı çizgisi iktidarda kalmak.Hatta Kendisinden sonra Oğul BİLAL’e bırakmak istiyor. Belki de iktidarını hiç bırakmak istemiyor.
Şimdi Ordu’da yaptıkları ve yapacakları ile ilgili eleştiri yapalım. Samsun Hopa arası bölünmüş yolu yaptığını söylüyor.Tünelin orada miting yapmıştı Sayın CUMHURBAŞKANI. Ben de oradaydım.17 yıl oy da verdim. Yine Ak Partinin ilk yıllarında köye asfalt yapıldı. Çok sevindik. Ama şimdilerde bir araç geçtiğinde tozdan burnumuzu tıkıyoruz .Bir sel geldiğinde, suyun yolun neresinden gideceği, bahçeye hangi taraftan darbe vuracağı belli değil.Kadılar mahallesinde bir bahçem var. Her selde bahçem zarar görüyor. Yetkililere durumu bildiriyorum. Yapacağız,edeceğiz cümleleri kurarak ‘cek cak lı’’ ifadeler kullanıyorlar.Mahallemin (Ünye- sarıhalil) yaklaşık 3 km ötesinde altın madeni işletiliyor. Erzincan’da ikinci Çernobil faciası gibi bir felaket yaşanırken Sayın Cumhurbaşkanım, bu konuya hiç değinmeyişiniz, birlikte siyaset yaptığınız arkadaşınızı yuhalatmanız vahim bir durum.Bu benim çok ağırıma gidiyor.
Sayın CUMHURBAŞKAN’IM,Fatsa’da, Erzincan İliç’te, Kaz dağlarında ,yurdun bir çok yerinde, Avrupa ülkelerinde uygulanmayan siyanürle altın çıkarılmasını istemiyoruz.Bu konuda bizzat sizden açıklama bekliyorum. İktidarla yerel yönetimler birleşmezse doğalgazın, hizmetlerin gelmeyeceğini söylüyorsunuz.Tamam doğal gaz vermezseniz vermeyin de, topraklarımızı siyanörle, havayı zehirli gazlarla kirlettirmeyin. Bu ülkeyi Siz yönetiyorsunuz.2023 genel seçimlerinde, kendinizin de montaj olduğunu itiraf ettiğiniz kasetlerle seçimi kazandınız.Şimdi sade bir vatandaş yapsa yargı önüne çıkıp ceza alacağı tehditlerle propoğanda yapıyorsunuz. Sizin partinizden seçilmeyen bir belediye başkanının doğalgazını kesemezsiniz,doğalgaz hizmetinin götürülmesine engel olamazsınız. Seçmeni iktidar partisinin adayına oy vermeye zorlamak anayasanın seçme ve seçilme hakkına engel olma anlamına gelir.
Bir de sizden montaj kasetlerle Cumhurbaşkanlığına engel olduğunuz KILIÇDAROĞLU’NUN meclise taşıdığı Saadet Partili vekillerin,başta şehid Hasan BİTMEZ ve Neecmettin ÇALIŞKAN’IN mecliste oğlunuzun ve iktidara yakın iş adamlarının İsrail’e yaptıkları ticaret iddiaları var.Bu konuda açıklama yapmanızı istiyorum.Yalan sa yalan deyin.Doğruysa doğru deyin.Köprünün üstünden Filistin’e dua gönderip altından gemilerle İsrail’e sevkiyat yapmanın vebali büyük olur.Bir gün bu halk bunun hesabını sorar.Halk sormazsa Hak sorar.Bu konuda çok nas var.
Meclis, madenlerle ilgili araştırma önergesini gündeme aldı.Biz siyanörle altın çıkarılmasını istemiyoruz.Biz göz göre göre ölüme gitmek istemiyoruz.Ordunun %74 ‘ü maden alanı diyorlar. Birilerinin cebi dolsun için topraklarımızın talan edilmesini istemiyoruz.
Bir de çiftçiye destek verdiklerini açıkladı Sayın Cumhurbaşkanımız. On yıldır aynı para. On yıl önceki dolar kuruna göre destek verilmesi lazım. Kokarcadan hiç bahsetmedi Cumhurbaşkanı. Bu kokarca Türk fındığını bitirme projesi olabilir.
Allah’a emanet olun.
Yorum Yazın